NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
23 - (1830) حدثنا
شيبان بن
فروخ. حدثنا
جرير بن حازم.
حدثنا الحسن؛ أن
عائذ بن عمرو،
وكان من أصحاب
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم، دخل على
عبيدالله بن
زياد. فقال: أي
بني! إني سمعت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يقول (إن
شر الرعاء
الحطمة. فإياك
أن تكون منهم)
فقال له: اجلس.
فإنما أنت من
نخالة أصحاب
محمد صلى الله
عليه وسلم.
فقال: وهل
كانت لهم
نخالة؟ إنما
النخالة
بعدهم، وفي
غيرهم.
{23}
Bize Şeybân b. Ferrûh
rivayet etti. (Dediki): Bize Cerîr b. Hâzim rivayet etti. (Dediki): Bize Hasan
rivayet ettiki: Âiz b. Amr Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in
ashâbındandı— Ubeydullah b. Ziyâd'ın
yanına girerek şunları söylemiş:
— Ey oğulcuğum! Ben Resûlullâh (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'i: «Şüphesiz çobanların en kötüsü insafsız deve
bakıcılarıdır. Sakın onlardan olma!» buyururken işittim. Bunun üzerine
(Ubeydullah) ona:
— Otur! Sen ancak Muhammed (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) ashabının kepeğindensin! Demiş. O da:
— Onların kepeği varmı idi ki? Kepek ancak
onlardan sonra hem de onlardan başkalarında oldu! cevabını vermiş.
İzah:
Görülüyor ki vâlî
Ubeydullah Hz. Aiz'in nasihatinden alınarak kendisini küçümsemiş, fakat Âiz
(Radiyallahu anh)'dan akar suları durduracak kadar fasîh ve yerinde bir cevâp
almıştır. Filhakika sahâbe-i kiramın hepsi bu ümmetin büyükleri, seçkinleri ve
kendilerinden sonra gelenlerin efdalleridir. Onların hepsi âdil olup içlerinde
kepeğe ayrılacak tek kimse yoktur. Hadîsi karıştırarak rivayet eden râviler
onlardan sonra zuhur etmiştir. Binâenaleyh kepeğe çıkarılacak râvileri ashâb
zamanında değil, onlardan sonraki devirlerde aramak îcâb eder.
Hadîs-i şerifteki kepek
sözü, un kepeğinden istiare edilmiş olup mertebesi düşük, aşağı dereceli kimse
mânâsında kullanılmıştır.